28 Şubat 2023 Salı

Bay P. stigmalari

Bizim memlekette herkes herşeyi çok bilir. Buna tabi ki ben de dahilim. Kendimi ayırdığımı düşünmeyin sakın. Dolayısıyla bilmesek de her konuda fikir beyan etmek adetten. Ben Parkinson tanısı almadan önce evimizin yanında olan parka gidip, minik koşu egzersizleri yapıyordum. Hastalığımın daha bilincinde olmadığım dönemlerde yavaşlıyor ve çabuk yoruluyordum. Bana neden yavaşladın, gayret et demeleri beni huysuzlaştırmaktan öteye gitmiyordu. Hastalık garip bir durum yaratıyor. Tanıdan sonra insanlar hastalığı kullandığımı düşünüyor veya farklı yorumlarda bulunmaya başladı. Bunlardan örnek vermeden geçemeyeceğim

- Demin yürüyordun şimdi neden duruyorsun? 

- Sen şov yapıyorsun, işine geldiğinde yürüyor gelmediğinde yürümüyorsun. 

-Yürümeyi biliyorsun doğru yürüsene! 

- Burnun var ya neden koku almıyorsun? 

Daha çok örnek var ama sayfalar yetmez. Başta bu tarz yorumlar karşısında ağlıyordum. Uzun süre açıklamaya çalıştım sonra da boş verdim. Bir şeyi birinden duyup, başkasına aktarmakta zorluk çekiyorum. Bana dikkat etsen yaparsın, dikkat etmiyordun gibi söylemler duymak beni hem rahatsız ediyor hem de üzüyor. Bu hastalıkla ilgisi, bilgisi olmayanların söylemesine aldırmıyorum da benimle birlikte yaşayıp, benim mücadelemi gördükleri halde böyle düşünenlere kızıyorum. Her gün bir şekilde kendimi dışarı atıyorum. Bunu zor yürüdüğüm ve sürekli donmalar yaşadığımda da yapıyorum. İlaçlarımın etki ettiği zamanlarda yürüyüp, hareket etmem daha kolay oluyor. Yine de bütün randevuları buna göre ayarlayamıyorum tabi ki.

Bay P.'den önce bu tip hastalıklar hakkında benim de hiç bilgim yoktu. Önce koku alma duyum kayboldu. Titreme ve yavaşlama arkasından geldi. Hastalığı basamak basamak yaşadıkça öğrendim. Denge kaybı, yüz ifademin donuklaşması, sık tuvalete gitme ihtiyacı, sol elimin daha yavaş olması gibi birbirini takip eden dönemler yaşadım ve hala her gün yeni bir şeylere uyanıyorum. Ben bunları elimden geldiği kadar mücadele ederek geriletmeye çalışıyorum. Hiç boş durmadım. Boş durmanın herhangi bir faydası olabileceğini hiç zannetmiyorum. Başlığıma stigma yazdığım için açıklamam gerekiyor. Bay P. dışardan göründüğü gibi değil. Parkinson titremedir diyip, yaşından dolayı titreyen veya yavaş yürüyen herkese bu kesin Parkinson olmuştur diyenleri duyduğumdan ileri geliyor. Parkinson bir çekmece ve etiketin üzerinde titreme dışında birşey yazmıyor. Olay çok daha derin. Hayatın her evresi ve her aktivitesi etkileniyor. Bay P. ile boğuşan herkesin farklı bir hikayesi var çünkü hiçbirimizde aynı yüzünü göstermiyor. 1001 gece masalları gibi 1001 suratı var. Hepimizin ortak bir yanı var anladığım kadarıyla o da her gün yeni bir sürpriz (iyi değil!) ve iyiye değil kötüye gidiyoruz. 

Diyeceğim o ki etrafınızda Parkinson tanısı almış biri varsa bugün ona gülümseyin, şefkat gösterin ve neye ihtiyacı olduğunu sorun. Tek ricam onu çekmeceye sokmayın. 

14 Şubat 2023 Salı

Milletçe yastayız

Bir bölgemiz, topraklarımızın üçte biri yok oldu. Milletçe yastayız. İçim acıyor. Bir yere sığamıyorum. Birşey yapamıyorum. Uyuyorum, vicdan azabı duyuyorum. Yediğim yemek boğazıma diziliyor. Beş duyumun beşi de tek noktada takıldı kaldı. Deprem, yıkılan binalar, enkazda kalanlar, enkazdan çıkanlar... İçimde bir şey yapmam gerekiyor da yapamıyormuşum gibi bir his. Büyük deprem10 şehrimizi haritadan sildi adeta. Acımız ve kaybımız çok büyük. Bütün dünya  kurtarma elemanı ve yardım malzemesi gönderiyor. Milletçe herkes kendince elinden gelenin fazlasını yapıyor. 

Öyle bir kısır döngü içindeyim ki, depremle ilgili birşey görmek ve duymak istemiyorum. Herşeyi kapatırsam da duramıyorum. Yine televizyonu açıyorum. Kendimi evimde tok ve sıcak  ortamda  olduğum için sanki suçluyorum.

Bunu terapistimle paylaştığımda bana dolaylı travmayı tanımladığımı ve bunun bu tarz bir afet sonrası, afet bölgesine ait bilgilere ikinci elden çok yoğun maruz kalıp, yoğun empati kurduğum için normal bir tepki olduğunu açıkladı. 

Allahtan ölenlere rahmet  yakınlarına sabır dayanma gücü yaralılara da acil şifalar diliyorum.