12 Eylül 2015 Cumartesi

Sürpriz seyahat

Kızımın beğendiği ve programladığı Karadağ seyahati bizim için hoş birsürpriz oldu.
Birlikte 1,5 -2 Saatlik uçuştan sonra başkent Podgorico’ya iniş yaptık. Havaalanı
nilüfer tarlası haline gelmiş İşkodra Gölü kenarında yer almış.

Karadağ(Montenegro) 650.000 nüfuslu küçük bir ülke. Kalacağımız Budva şehrine
bol tünelli karayolu ile ulaştık. Şehir adeta iki kısımdan oluşmuş Kale. Surlarının
içindeki eski taş binalardan oluşan eski şehir ve kalenin dışında önünde Adriyatik
denizi; sırtını dağlara dayamış yeni şehir. Bizim kalacağımız yer eski şehirde yer
alıyor. Merkeze yakın şirin bir taş bina. Kale içi o kadar hoş ki; daracık taş sokakların
açıldığı küçük meydanlarda bir şövalye görür müyüm diye ortaçağ hayallerine
dalıverdim. Eski şehirde de butikler, kiliseler, kafeler, restaurantlar var. Bir de kocaman
saat kulesi bulunuyor. Hava o kadar sıcak ki, bavullarımızı bırakarak plaja gidiyoruz.

Şehirde o kadar çok plaj var ki….

Deniz beni oldukça şaşırttı. Adeta Akdeniz. Eşim kızımın ısrarıyla çıktığı balık avında dört balık kaçırmakla birlikte iki palamut tuttu. Balıkçı teknesinin kaptanı Bransisko eşimden çok sevindi. Balıkları ona bıraktık. Eşim o kadar çok mutlu oldu ki anlatamam. Kızımla komşu şehir Kotor’a da gittik . Orası da Budva gibi. Açıkçası masal gibi bir şehirde rüya gibi saatlerle dolu güzel bir tatil
yaşadık.

Özet olarak Budva; yeşil bitki örtüsünün hakim olduğu,dantel gibi girintili çıkıntılı sahilleri, kalesi, surları, eski ve yeniyi bir arada tutan şehircilik anlayışıyla çok hoşumuza gitti. Yediğimiz muhteşem deniz ürünlerinden ve nefis şaraplarından da bahsetmek zorundayım. Bu güzellikleri bize yaşatan kızıma ve damadıma da teşekkürler ediyoruz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder