Bir süredir
yazmıyorum. Yazamıyorum demek daha doğru. Yazmadığım için özür dilemek geliyor
içimden ama düzenli yazacağım sözünü vermemiştim. Zaman zaman böyle sebepsiz
kopukluklar olabilir ama her seferinde yeniden yazmaya başlamayı hiç olmazsa
deneyeceğim...
Daha çok resim
yapıyorum bu aralar. Her zaman her şeyi aynı iyilikte yapamıyorum. Sebepsiz yada sebebini bilemediğim ağırlıklar
altındayım. Bazı zamanlar ağırlıkların altında eziliyor gibi hissediyorum fakat
sebebini adlandıramadığımdan karabasan gibi diyip geçiyorum. Her zaman olduğu
gibi bu zamanlarda da iç dünyamı dışarı yansıtmamaya gayret ediyorum. Sonra ara
ara düşünüyorum ki zaten kimsenin fark ettiği yok, herkes kendi hayatıyla
meşgul. Olması gereken de bu değil mi?
Halimden hiç memnun
değilim! Ödevlerimi yapamıyorum çünkü odaklanamıyorum. Yaptıklarımı
beğenmiyorum. Terapistime söyleyince, resimlerimin çok güzel olduğunu söylüyor.
Yazı denemelerim için de konu olarak olduğunu ama cümlelerimi biraz
toparlamamız gerektiğini söylüyor. Kendimi kötü hissettiğim günlerde cümlelerim
uzuyormuş. Tekrarlarım da yine daha çok oluyormuş. Ben fark etmiyorum. Bunu
fark etmeyişimi hastalığın ilerlemesine verdiğim zamanlar oluyor.
Nedense(!)
-hep söylüyor doktorum ve terapistim moralin belirtileri ne kadar etkilediğini-
sonra keyfimin yerinde olduğu günler bunlar azalıyor, “normale” dönüyorum. Yani
aslında Bay P.’nin burada çok bir suçu yok...
İçim bana iyi ve güzel
şeyler söylemediği için ona biraz dargınım. Birkaç gün evvel yardımcımın
desteği ve ısrarıyla denize girdim. Enerjimin sonuna gelene kadar zorla hırsla
yüzdüm, yüzdüm, yüzdüm. Sahilden bayağı uzaklaştığımı fark ederek panikledim. Bay
P.’den önce bunlar rutin yaptığım şeylerdi. Hastalandıktan sonra bir yaz hiç
yüzEmedim. Yüzmedim değil! YüzEmedim. Korkunç bir şeydi. Ağlayarak denizden
çıktığım zamanları hatırlıyorum. Sonra doktorumun sihirli eli sayesinde ilaç dozlarım ayarlandı.
Tekrar yüzmeye başladım. Şimdilerde ise kıyıya paralel yüzmem tavsiye edildi. Sık
girebilen kramplarıma karşı. Denizde yatarak biraz dinlendim. Yavaş yavaş
yüzerek kıyıya ulaştım. Ayağım yere bastığı anda sendeledim. Yardımcım beni
havada kaptı. Başım döndü. Sonra üşümeye başladım. Hava güzeldi. Deniz dibi görünecek kadar duru, temiz,
ılık ve çarşaf gibiydi. Yüzerken onunla bütünleştiğimi hissettim. Sanki beni içine çekmiş gibiydi. Arkama
bakmadan hep ileri ileri yüzdüm. Yorulduğum, kesildiğim anda geri dönmeye karar verdim. Ben bir kez daha yüzdüm!!!!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder