Son zamanlarda eşimle birlikte Canan Tan romanlarına sardık. En son elime geçen kitabını okurken ilginç bir durumla karşılaştım. Hikayenin baş kahramanı Ahsen'le asgari müşterekte aynı şeyleri yaşamışız. Benim hastalıkla geldiğini sandığım şiir, resim, yazı gibi farklı hobileri deneme isteğim Ahsen'de sağlıklı olduğu halde var. Düşününce belki de benim bunları denemeye cesaret etmemin sebebi Bay P. değil içimde zaten olan bir şeyleri bastırmayı bırakmam. Bunu farketmemi Ahsen'e borçluyum.
Birazcık kitabı anlatmak istiyorum. Kocası Ahsen'den daldan dala seken maymun iştahlı karım diye söz ediyor. Ahsen'in şiirleri kocası tarafından parayla bastırıldığı halde o havaya girip, sanatçı edasıyla imza günleri düzenliyor. Ana hatlarıyla bakınca kitap okumayan, cahil, kendi akımını yaratmak isteyen, gösteriş meraklısı, kocasının aşkını ve parasını kullanarak yaşayan bir kadından bahsediyoruz. Hamile kalmasıyla resim tutkusu sona erer. Kocası bu vesileyle Ahsen'in ara vereceğini düşünür. Fakat Ahsen bir sonraki hobisini koroya yazılarak belirlemiş bile. Bunun üzerine kocası karga sesiyle şimdi ne yapacak diye düşünür ve "Ahsen! AAAAAH SEN! diye mırıldanır.
Şimdi beni bilen, tanıyan bunu okusa ne alakası var diye düşünür. Ben ne gösteriş meraklısıyım, ne de bilgi sahibi olmadığım konularda ahkam kesmeyi severim. Açıkçası mütevazi, hafif içe dönük, son zamanlarda daha cesur olmakla birlikte içerlerde hala çekingen bir yapım var. Ortak bulduğum nokta farklı hobileri deniyor olması. Bay P.'nin hayatıma girmesiyle ben de maymun iştahıyla ne hobi varsa saldırdım. Zaman içersinde bir resim tutkum söndü, bir yazma tutkum. Konserlere gitmeyi hep sevdim ama "gençliğim"den bu yana korolarla pek işim olmadı. Zaten Bay P.'nin azizliği sağolsun sesim karga değil ayaklarını gören tavuskuşunun sesine benzedi. Gülerim ağlanacak halime! Kitabı okuyunca içim ısındı. Demek ki hasta olmak gerekmiyormuş farklı şeyleri denemek için. Kısacası hoşuma gitti! Paylaşmak istedim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder